İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde Hikmetin Derinliklerine Yolculuk İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen ve üniversitenin akademik ve öğrenci camiasından geniş bir katılımın olduğu "Hikmet" temalı konferans, yoğun ilgiyle gerçekleştirildi. Program, Katip Çelebi'nin entelektüel mirasını ve düşünsel dünyasını ele alarak, katılımcılara bilgi ve ilham dolu bir etkinlik sundu. Konferansın açılış konuşmasını Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serdar Vardar gerçekleştirdi. Prof. Dr. Vardar, Kâtip Çelebi’nin yalnızca bir coğrafyacı ve bibliyograf değil, aynı zamanda döneminin önemli bir düşünürü olduğunu vurguladı. Ardından Merkez Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap Kaya, merkezin faaliyetleri ve amaçları hakkında katılımcılara bilgi vererek etkinliğin önemine değindi. Programın ana konuşmacısı olan Prof. Dr. Hamide Ulupınar, "Kâtip Çelebi'de Bir Bilgi Kaynağı Olarak Hikmet" başlıklı sunumuyla izleyicilere derinlemesine bir bakış sundu. Prof. Dr. Ulupınar, Kâtip Çelebi’nin "hikmet" kavramını nasıl ele aldığını ve bu kavramın tarihsel bağlamını detaylı bir şekilde aktardı. Hikmete ulaşmanın hem maddi hem de manevi yönlerini açıklayan Prof. Dr. Ulupınar, katılımcılara hikmetin bireysel ve toplumsal boyutlarını da örneklerle anlattı. Konferans boyunca, "hikmet"in yalnızca teorik bir kavram olmadığı, aynı zamanda günlük yaşamda uygulama alanı bulan bir bilgi türü olduğu vurgulandı. Prof. Dr. Ulupınar, Kâtip Çelebi'nin eserlerindeki hikmet anlayışının, dönemin şartları göz önüne alındığında bugün dahi ilham verici olduğunu belirtti. Katılımcılar, Prof. Dr. Ulupınar’ın sunumunun ardından sorularını yönelterek konu hakkında daha fazla bilgi edinme fırsatı buldular. Etkinlik, Prof. Dr. Serdar Vardar ve Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap Kaya tarafından Prof. Dr. Hamide Ulupınar’a plaket takdimiyle devam etti. Son olarak, konferansa katılan öğrenciler ve akademisyenler ile birlikte hatıra fotoğrafı çekildi. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin bu tür etkinlikleri, üniversitenin akademik ve kültürel birikimine katkı sağlamaya devam ediyor.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi İnsan ve Çevre Araştırmaları Topluluğu, 9 Mayıs 2025 tarihinde İzmir Çiğli Şehit Uğur Yıldız Ortaokulu’nda “Çevremiz ve Biz Atölyesi” adlı etkinliği gerçekleştirdi. Sürdürülebilirlik ve ağaçtan örnek alma üzerine odaklanan atölye, öğrencilere çevre bilinci kazandırmayı ve doğaya olan meraklarını artırmayı hedefledi. Etkinliğe Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Serdar Vardar da katılarak öğrencilere çevre ve sürdürülebilirlik konularında değerli bilgiler paylaştı. Prof. Dr. Vardar’ın rehberliğinde öğrenciler, çevreyi tanıma ve keşfetme sürecini deneyimledi. Şehit Uğur Yıldız Ortaokulu öğretmenlerinin misafirperverliğiyle gerçekleşen etkinlik, çevreye duyarlılık ve farkındalık kazandırmayı amaçlayan pratik bir öğrenme ortamı sundu. Etkinlik, Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi ile İnsan ve Çevre Araştırmaları Topluluğu’nun iş birliğiyle düzenlenerek katılımcılara doğayla güçlü bir bağ kurma fırsatı sağladı. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, çevre bilinci ve sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratmaya yönelik etkinliklerine devam edeceğini belirtti.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Coğrafya Bölümü tarafından düzenlenen “Çevre Kâşifleri Atölyesi” etkinliği, ortaokul düzeyindeki öğrencilere yönelik çevre bilinci ve bilimsel farkındalık kazandırmayı amaçladı. Etkinlik kapsamında Güzeltepe Ortaokulu’ndan gelen öğrenciler iki gruba ayrılarak, alanında uzman akademisyenlerin rehberliğinde doğa bilimleriyle tanışma fırsatı buldu. Katılımcı öğrencilere, örnekler üzerinden taşlar ve fosillerin oluşumu, sınıflandırılması ve bilimsel önemi hakkında bilgiler sunuldu. Atölye çalışmasının ikinci aşamasında ise öğrenciler, dendrokronoloji (ağaç halkalarıyla yaş tayini) yöntemi üzerine uygulamalı bir eğitim aldı. Etkinlikte Prof. Dr. Serdar Vardar ve Arş. Gör. Emre Kara tarafından yürütülen sunum ve atölye uygulamaları, genç katılımcılarda doğaya yönelik bilimsel merakın teşvik edilmesini hedefledi. Çevre Kâşifleri Atölyesi, öğrencilerin doğayla etkileşim kurarak çevresel farkındalıklarını artırmalarına ve bilimsel gözlem becerilerini geliştirmelerine olanak tanıyan nitelikli bir öğrenme deneyimi sundu.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Coğrafya Bölümü Fiziki Coğrafya Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Emre Kara, TEMA Vakfı topluma hizmet uygulamaları kapsamında "Gediz Deltası Holosen Doğal Çevre Değişmeleri ve Düşündürdükleri" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Sunum, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin Katip Çelebi Saha Atölyeleri etkinliklerinden ikincisi olarak düzenlendi. Etkinlik, TEMA İzmir İl Temsilciliğinin yer aldığı Alsancak'ta gerçekleştirildi ve geniş bir katılımla yapıldı. Katılımcılar arasında üniversite öğrencileri, akademisyenler ve doğa koruma gönüllüleri yer aldı. Sunumda, Gediz Deltası'nın Holosen dönemi boyunca geçirdiği doğal çevre değişimleri detaylı bir şekilde ele alındı. Özellikle bölgenin iklimsel ve jeomorfolojik evrimi, deniz seviyesindeki değişimlerin ekosistem üzerindeki etkileri ve deltadaki biyolojik çeşitlilik üzerine vurgu yapıldı. Arş. Gör. Emre Kara, sunumunda Gediz Deltası’nın Türkiye’nin önemli sulak alanlarından biri olduğunu ve doğal mirasının korunmasının gerekliliğini vurguladı. Ayrıca delta bölgesinde yapılan bilimsel çalışmaların, bölgenin çevresel sürdürülebilirliğine ve korunmasına yönelik önemli veriler sunduğunu belirtti. Sunumun ardından katılımcılar, delta ekosistemi ve koruma çalışmaları üzerine sorular sorma ve tartışma imkânı buldular. Etkinlik, Gediz Deltası’nın korunması ve sürdürülebilir yönetimi konularında toplumsal farkındalık yaratmayı amaçladı. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin bu tür etkinlikler düzenlemeye devam edeceği belirtildi ve topluma hizmet uygulamaları çerçevesinde doğa koruma bilincinin daha geniş kitlelere ulaştırılmasının önemine dikkat çekildi.

  Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Toplantısı Gerçekleştirildi İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Yönetim Kurulu toplantısı, merkezin mevcut durumu ve geleceğe yönelik stratejik planları ele almak amacıyla gerçekleştirildi. Toplantıya, merkez yönetimi, akademik birim temsilcileri ve ilgili paydaşlar katılım sağladı. Toplantıda öncelikle merkezin araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin mevcut durumu değerlendirildi. Bilimsel üretkenliğin artırılması adına atılabilecek somut adımlar üzerinde durulurken, özellikle disiplinlerarası iş birliklerinin güçlendirilmesi, akademik yayın sayısının artırılması ve merkez bünyesinde yürütülen projelerin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacak mekanizmaların oluşturulması konuları masaya yatırıldı. Toplantının önemli gündem maddelerinden biri de merkez tarafından düzenlenebilecek bilimsel etkinlikler oldu. Bu bağlamda, ulusal ve uluslararası düzeyde sempozyum, konferans ve çalıştay gibi bilimsel organizasyonların planlanması yönünde kararlar alındı. Bu etkinliklerin hem bilim camiasına hem de topluma katkı sunması hedefleniyor. Merkezin topluma hizmet uygulamalarının sürekliliği de toplantıda vurgulanan bir diğer önemli başlık oldu. Toplumla bütünleşen ve yerel ihtiyaçlara duyarlı projelerin desteklenmesine devam edilmesi yönünde görüş birliğine varıldı. Bu uygulamaların, üniversite-toplum iş birliğini güçlendireceği ve sosyal sorumluluk bilincini pekiştireceği ifade edildi. Ayrıca toplantıda, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) İstatistik, Danışmanlık, Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (İSMER) kapsamında merkezin geleceğe yönelik hedefleri ve uygulanacak stratejik yaklaşımlar detaylı şekilde gözden geçirildi. Bu bağlamda, merkezin vizyonuna uygun olarak sürdürülebilir kalkınma, dijitalleşme ve bilimsel etki alanlarının genişletilmesi gibi başlıklar ön plana çıktı. Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu, alınan kararların titizlikle uygulanması için ilgili birimlerle eşgüdüm içerisinde çalışılacağını vurgularken, merkezin hem akademik dünyaya hem de topluma daha etkin katkılar sunması için çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.  

Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap KAYA tarafından ortaokullara yönelik uygulanan etkinlikler kapsamında "Tüketim ve Çevre" konulu bir semineri Şehit İdari Ataşe Çağlar Yücel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne vermiştir. Dünya ve Türkiye örnekleriyle tüketim alışkanlıkları ve çevresel etkileriyle birlikte günümüz ve gelecekte olası yaşanacak problemlere ışık tutarak tüketim ve çevre arasındaki sıkı ilişkiyi ortaya koyarak bu konudaki farkındalığın arttırılmasına önemli katkılar sağladığı belirtilmiştir. 

İzmir Kıyılarının Tarihi Serüveni TEMA Vakfı’nda Anlatıldı Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin topluma hizmet uygulamaları kapsamında, “Katip Çelebi Döneminden Günümüze İzmir Kıyıları ve Kadim Limanı” başlıklı dikkat çekici bir konferans düzenlendi. TEMA Vakfı’na yönelik gerçekleştirilen bu özel sunumda, konunun Türkiye’deki yetkin isimlerden olan Prof. Dr. Serdar Vardar konuşmacı olarak yer aldı. Yoğun ilgi gören etkinlikte, İzmir kıyılarının tarihsel değişimi, liman yapıları ve bölgenin çevresel dönüşümü bilimsel ve görsel materyallerle katılımcılara aktarıldı. Prof. Dr. Serdar Vardar, özellikle İzmir’in antik dönemden bugüne kadar geçirdiği coğrafi ve kültürel evrimi vurgulayarak, kıyı çizgisindeki değişimlerin hem doğal süreçler hem de insan faaliyetleriyle nasıl şekillendiğini detaylarıyla anlattı. Sunum, hem akademik çevrelerden hem de çevre duyarlılığı yüksek katılımcılardan büyük ilgi gördü. Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin bu tür etkinliklerle topluma katkı sunmaya devam edeceği bildirildi.

İKÇÜ Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Çevre Kaşifleri Atölyesi” kapsamında Tüpraş Mahmut Esat Bozkurt İlkokulu Anasınıfı Öğrencilerinin katılımı ile “Kaşif Gözlemliyor” etkinliği 17.12.2024 tarihinde gerçekleştirildi. Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi ile İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü’nün işbirliği ile gerçekleştirilen etkinlik atölyesi anasınıfı öğrencilerine dendrokronoloji uygulamaları ile ağaç halkaları, ağaç yaşı ve doğa koruma farkındalığını katılımcı-bilgilendirici bir yaklaşımla aktararak etkinliğin ilk istasyonu gerçekleştirildi. Etkinliğin diğer bir ayağı olan laboratuvar uygulamaları ise Coğrafya Bölümü Paleocoğrafya-Jeoarkeoloji Laboratuvarı’nda gerçekleştirildi. Burada minik katılımcılar kayaçlar ve fosiller hakkında bilgilendirici faaliyetlerle birlikte eğitsel oyunlar, yapılandırmacı yaklaşımlar ve katılımcı öğretiler ile kayaçları tanıma, makro ve mikro fosilleri görme ve fosilleşme olayını algılama üzerine çalışmalara yerinde katılım gösterme imkanı buldu. Minik öğrencilere doğayı anlama, doğa sevgisi ve doğa koruma üzerine yapılan bu çalışmalar katılımcıların aslında diğer bir grubunu oluşturan veli anneler tarafından alınan geri dönütlerle bu atölyenin çok güzel ve başarılı olduğu belirtildiği ifade edilebilir. Öğrenci-Veli katılımının olduğu ana odak noktasının küçük öğrencilerimizin olduğu bu atölye çalışması Katip Çelebi’nin kaşif perspektifinden yola çıkarak bir doğa-çevre kaşifi bakış açısını oluşturmak ve buna bağlı farkındalıkları arttırmak amacıyla gerçekleştirilmiş ve başarıyla tamamlanmıştır.  Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Serdar Vardar’ın koordinatörlüğünde gerçekleştirilen bu atölyede etkinliklerin başından sonuna kadar uygulanmasındaki yürütücülüğü için İKÇÜ Coğrafya Bölümü’nden Arş. Gör. Emre Kara’ya, etkinliklerin yürütülürken önemli katkıları ve yardımları için İKÇÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Coğrafya Anabilim Dalında lisanüstü eğitim gören Dilan Demirel ve Özge Dadak’a teşekkür ederiz.  Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak faaliyetlerimize gösterdiği destekler için sayın İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’ye şükranlarımızı ifade ederiz.

İKÇÜ Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen ve İKÇÜ SBBF Coğrafya Bölümü ile işbirliği şeklinde yürütülen Harita Okuryazarlığı Saha Atölyesi 06.12.2024 tarihinde gerçekleştirildi.  Bu etkinlik kapsamında Tekel Ortaokulunda yürütülen saha atölyesi Katip Çelebi’nin kim olduğu, harita ile ilişkisi, günümüzde Katip Çelebi’yi anlamak, mekânsal algı, insan-mekan ilişkisi ve haritaları okumak çerçevesinde genel bir bilgilendirici sunumun ardından 8. sınıf öğrencilerinin mekan algıları ve harita okuryazarlıklarını ölçmek için boş kağıtlara okullarından evlerine gidilecek bir güzergah boyunca kroki ve harita yapmaları istendi. Daha sonra öğrencilere tekrar bir sunum yapıldı. Bu sunumda ise okullarını ve yakın çevresini gösteren harita ve uydu görüntüleri gösterildi. Okullarını ve yakın çevrelerini diğer bir değişle “yaşama mekanları” zihinlerinde daha net oluşması için görüntüler ve görseller tartışıldı. Ardından öğrencilere ikinci boş kağıtlar verilerek tekrar harita-kroki-çizim yapmaları istendi ikinci çizimlerde detayların arttığı gözlemlendi.  Bu kapsamda Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Serdar Vardar şunları ifade etti: “Günümüzde harita okuryazarlığı oldukça önem kazanmış ve kazanmakta olan bir beceri olarak karşımıza çıkmaktadır. Gelecek nesillerin bu beceriyi kazanmaları hem eğitim hayatları hem de gündelik hayatlarında olumlu dönütlere sahip olacaktır. Nitekim günümüz ve geleceğin problemlerini çözmede de mekânsal düşünmenin önemini her geçen gün artmaktadır ve bu beceri ancak coğrafi bakış açısıyla kazanılabilmektedir. Bu bakımdan dönemin önemli haritalarını ve eserlerini bırakan ve üniversitemize adının verildiği Katip Çelebi geçmişten geleceğe ışık tutmaktadır.” Bu etkinliğin yürütülmesinde görev alan ve yardımcı olan Coğrafya Bölümü Fiziki Coğrafya Anabilim Dalından Arş. Gör. Emre Kara’ya, İKÇÜ lisansüstü Coğrafya öğrencileri Dilan Demirel ve Özge Dadak’a teşekkür ederiz.  Bu saha atölyesi etkinliğinin düzenlenmesinde ve desteklenmesinde başta İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü sayın Prof. Dr. Saffet Köse’ye ve Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin AKBAŞ, Prof. Dr. Süleyman AKBULUT ve Prof. Dr. Yasin BULDUKLU hocalarımıza teşekkürlerimizi ve şükranlarımızı sunarız

Katip Çelebi Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Çiğdem Ünal ve Coğrafya Bölümü Fiziki Coğrafya Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Serdar Vardar koordinatörlüğünde “Doğa Keşfi ve Bilinci” atölye etkinliği gerçekleştirilmiştir. 10.05.2024 tarihinde 16:00’dan 19:45’e kadar süren atölye çalışması İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kalite Topluluğu üyeleri ile başarıyla tamamlanmıştır.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından “Kâtip Çelebi’nin İlimler Sistemine Bakışı” konulu webinar düzenlendi   İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)’nin ismini kendisinden aldığı 17. Yüzyılda yaşamış çok yönlü ilim adamı Kâtip Çelebi’nin çeşitli ilimlere bakış açısını ele almak üzere İKÇÜ Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen, Afyon Kocatepe Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Görkaş tarafından Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda online olarak gerçekleştirilen webinara Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Çiğdem Ünal, Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap Kaya ile akademisyenler ve öğrenciler katıldı.  Konuşmasına ilim, bilim, hikmet ve felsefe kavramlarına ve bu kavramların klasik manada taşıdığı anlamlarla modern dünya görüşü içerisinde kazandığı içeriğe dair açıklamalar yaparak başlayan Prof. Dr. İrfan Görkaş, ilim, bilim ve felsefe kavramlarının Kâtip Çelebi öncesi dünyada aynı anlama geldiğini; modernleşme sürecinde Hıristiyan dünyasında ilim ile din arasındaki çatışmaların ise bu iki alanın ayrışmasına sebep olduğunu anlattı. İnsanlığın ürettiği ilimler sisteminin Greklerdeki doğa felsefesi ile başladığını ve Platon’la birlikte sistematik hale geldiğini aktaran Prof. Dr. Görkaş, Platon’un “doksa” ile “episteme” arasında yaptığı; yaşadığımız dünyadan el edilen gerçek, doğru ve kesin olmayan bilgilerle, nesneler dünyasının aslı olan idealar dünyasından elde edilen kesin bilgi arasındaki ayrımın sisteminin temeli olduğunu anlattı. İngiliz düşünür Alfred North Whitehead’un “Tüm Batı felsefesi Platon’a düşülmüş dipnotlardan ibarettir” şeklindeki sözünü alıntılayan Prof. Dr. Görkaş, İslam dünyasında da Platon ve Aristoteles ile birlikte Yeni Platonculuğun kurucusu Plotinus’un çalışmalarını örnek alarak çok önemli eserler üretildiğini belirtti.  Bu sistematik düşünce çizgisini takip eden, İbn-i Halduncu ve İşraki bir düşünür olan Kâtip Çelebi’nin de, bu düşünürlerin önceli olan İbni Sina ve Farabi’den etkilenerek, Farabi’nin ilimleri “dil ilmi”, “mantık ilmi”, “matematik ilmi”, “metafizik ve fizik” ve “siyaset, fıkıh ve kelam” şeklindeki 5’li tasnifini örnek aldığını belirten Prof. Dr. Görkaş, “Müderrislik de yapan çok yönlü ilim insanı Kâtip Çelebi’nin Batıdaki gelişmeleri fark ederek tercüme faaliyetlerine girişmesi ve birçok alanda sistematik eserler vermesi Tanzimat ve Cumhuriyet’le taçlanan bir sürecin ilk ışımalarıdır” dedi. İlimler sisteminin, birbirleriyle ilişkili ve bir bütünlüğü ifade eden parçalardan oluştuğunu vurgulayan Prof. Dr. Görkaş, Kâtip Çelebi’nin bu bakış açısından yola çıkarak yaşadığı dönemde eğitim sistemini ve derslerdeki ilişkileri eleştirerek akli ilimlerin ve felsefe ilimlerinin aleyhine bir bozulma yaşandığına dair tespitlerde bulunduğunu ve çalışmalarını bu yönde ilerlettiğini ifade etti. 

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi bünyesinde bulunan Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin düzenlediği Katip Çelebinin Hayatı ve Eserleri adlı konferans sonrasında katılımcılara uygulanan anket sonuçları değerlendirilmiştir.  Ankette yer alan Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin yapmasını istediğiniz diğer program veya etkinlikleri sorusuna verilen cevaplara göre Piri Reis, Evliya Çelebi, İbn-i Battuta gibi önemli kişilerin hayatı ve eserleri hakkında konferanslar düzenlenmesi istenmiştir. Ayrıca Merkezimizin doğa gezileri düzenlemesi talep edilmiştir. Katip Çelebi'nin en çok ilginizi çeken veya merak ettiğiniz eserler sorusuna ise Cihânnümâ, Takvîmü't-Tevârîh, Tuhfetü'l-Kibâr fî Esfâri'l-Bihâr ve Mîzânü'l-Hakk Fî İhtiyâri'l-Ehakk cevapları verilmiştir. 

İKÇÜ Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)’nin ismini kendisinden aldığı 17. Yüzyılda yaşamış ilim adamı Kâtip Çelebi’nin hayatı ve eserleri üzerine bir konferans düzenlendi Çok yönlü bir ilim adamı olan Kâtip Çelebi’yi, Cumhuriyetin yüzüncü yılında öğrencilere tanıtmak amacıyla İKÇÜ Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezinin Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlediği ve Merkez Müdür Yardımcısı ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap Kaya tarafından gerçekleştirilen konferansa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Kurucu Dekanı ve Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Gökçe, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Zümrüt Gedik, Katip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve SBBF Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Çiğdem Ünal, SBBF Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fatma Akkuş Yiğit ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.  Kâtip Çelebi ile İlgili Planlanan Bir Dizi Konferansın İlki   Konferansın açılış konuşmasını yapan Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Çiğdem Ünal, toplumun en önemli ve saygın kurumları olan ve toplumsal gelişimin merkezinde yer alan üniversitelerde, eğitim-öğretim ile bilimsel araştırmaların birlikte ve belirli bir organizasyon çerçevesinde yürütüldüğünü; üniversitelerin bünyesinde bulunan uygulama ve araştırma merkezlerinin ise akademinin bilgi ve deneyimlerini kullanarak araştırma, geliştirme ve uygulama faaliyetleriyle ülkenin bilimsel, teknolojik, kültürel ve sanatsal altyapısını geliştirmeye yönelik katkıda bulunduklarını ifade etti. Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin de bu kapsamda, Kâtip Çelebi’yi tanıtmak; hayatı, eserleri ve yaşadığı dönemin düşünce sistemi ile ilgili araştırmalar yapmak üzere 2013 yılında kurulduğunu açıklayan Prof. Dr. Ünal, Kâtip Çelebi ile ilgili planladıkları bir dizi konferansın ilkinin Cumhuriyetin 100’üncü yılında gerçekleşiyor olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.  48 Yıllık Ömrüne 20’den Fazla Eser Sığdırdı Konuşmasına, 17. yüzyıla damga vuran çok yönlü bilim insanı Kâtip Çelebi hakkında bilgi vererek başlayan Kâtip Çelebi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Didem Sevtap Kaya, 1609 yılında İstanbul Fatih’te doğan ve asıl adı Mustafa olan Kâtip Çelebi’nin Ulema arasında Kâtib Çelebi, Hümayun mensupları tarafından ise Hacı Halife olarak tanındığını aktardı. Dr. Öğr. Üyesi Kaya, henüz 5 yaşındayken, dönemin âlimlerinden olan İsa Halife El-Kırımî’den ilk dini bilgileri edinmesiyle başlayan eğitim hayatına farklı hocalardan dersler alarak devam eden ve katıldığı birçok askeri seferde Osmanlı coğrafyasını tanıma olanağı bulan Kâtip Çelebi’nin, bilgisini seferlerde edindiği kitaplar yoluyla arttırdığını anlattı. Kâtip Çelebi’nin 48 yıllık ömrüne, tarih ve coğrafya başta olmak üzere matematik, siyaset, din, halk bilimi gibi alanlarda 20’den fazla eser sığdırdığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Kaya, eserlerin birçoğunun tıpkıbasımının İKÇÜ Kütüphanesinde bulunduğunu hatırlatarak, öğrencilere bu eserleri incelemelerini tavsiye etti.  17. Yüzyıl İlim ve Kültür Hayatına Damga Vurdu  Kâtip Çelebi’nin çeşitli alanlarda yazılmış eserlerine tek tek değinen Dr. Öğr. Üyesi Kaya, onun ilim anlayışını ise şu sözlerle anlattı, “Kâtip Çelebi, toplumun düzeni ve devamı için bilimi vasıta kabul ederek, alimleri toplumun kalbi olarak görüyor. Osmanlı Devleti’nde Batı kaynaklarına başvuranların belki de ilki olan Kâtip Çelebi, Batı dünyasındaki bazı önemli eserleri de tercüme etmiştir. O, yeni fikirler veya yenilikler peşinde olan bir düşünür olmaktan çok, yaşadığı dönemde Osmanlı devlet ve toplum düzeninde sorun olarak gördüğü meselelerle ilgilenmiş, bu meselelere çözümler üretmeye çalışmıştır. Bütün bunlar da 17. Yüzyıl Osmanlı ilim ve kültür hayatına adeta damga vuran Kâtip Çelebi’ye, Türkiye’de olduğu kadar Batı dünyasında da haklı bir şöhret kazandırmıştır.” Kâtip Çelebi’nin en önemli ve en bilinen eserinin ‘Cihannüma’ olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Kaya, eserin 1732 yılında İbrahim Müteferrika tarafından matbaada basılan on birinci eser olduğundan, sonrasında ise Osmanlı’da ve Avrupa’da büyük yankı uyandırdığından söz etti. Kâtip Çelebi’nin hayat hikayesinden ve devrinin kaynaklarından onun okumaya ve araştırmaya çok düşkün biri olduğunun anlaşıldığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Kaya, sırf Arapça Fezleke ile Takvîmü’t- tevârih adlı eserlerini yazarken elinden 1300 eserin geçtiğine dair bilginin, kendi açıklamalarından öğrenildiğini söyledi.